top of page

Aşk: Duygudan Öte Bir Seçim mi?

Yazarın fotoğrafı: ysngngrysngngr

Aşk, yalnızca bir duygu mu? Yoksa iki kişinin bilinçli olarak kabul ettiği bir seçim mi?


Ya da karşılıklı ve bilinçli bir seçim olduğunda mı gerçekten aşk oluşur? Bence, ne zaman bu seçim yapılır, o zaman aşk var olmaya başlar. Çünkü aşk, bir araya gelmekle değil, birlikte kalmakla şekillenir. Bir ilişkiyi güçlü bir aşka dönüştüren şey de bu bilinci taşımaktır. Her adımda yeniden kurulan, beslenen, büyütülen ve korunan bir bağ...


İlişkinin temeli, duygularla olduğu kadar düşüncelerle de şekillenir. Aşk, bir yanda her an yeniden keşfedilen bir tutku iken, diğer taraftan ise bir düşünsel yapı, bir ilişkiyi var kılan değerlerin bilinçli olarak paylaşılmasıdır. Güven, aşkın temel bileşenlerinden biri değildir. Güven, her ilişkide olduğu gibi kendiliğinden ortaya çıkar ve ya vardır ya da yoktur. Ancak aşk, her zaman her iki tarafın da bu güveni beslemesiyle var olur. Güven bir zemin, ama aşk bir bina gibidir. Bina, zemin üzerine kurulur; fakat büyürken, ona dokunan ellerin emeğini, ona eklenen taşların bilincini taşır.


Aşk, güvenin ötesinde, tarafların birlikte büyümeyi, birlikte olgunlaşmayı seçmeleridir. Zorluklar ve engeller ne olursa olsun, her iki kişi de birbirinin içinde büyür. Bir ilişki, iki insanın birbirine dokunarak şekillendirdiği, ortak bir çaba ile inşa edilen bir dünya haline gelir. İşte aşk, bir yandan bir öykü oluştururken, diğer yandan büyük bir hediye olma kapasitesine sahip bir bağdır.


Sonuç olarak, aşk yalnızca bir his değil, sürekli bir seçimdir. Güçlü bir ilişki, yalnızca anlık hislerin ötesinde, her iki tarafın da birbirine olan güveni, saygıyı ve sevgiyi bilinçli olarak seçmesidir. Bu seçim, her anında, her adımında, her duygusunda tekrarlanarak ilişkiye derinlik katacak ve onu her zaman taze tutacaktır. Ve bu, ancak derin bir bilinçle var olur.


                       photo by ysngngr - yasin güngör
                       photo by ysngngr - yasin güngör

bottom of page